TAZMİNAT HUKUKU

tazminat hukuku
DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI NEDİR?
Ölüm hukuki anlamda bir zarar olmamakla birlikte ölümün gerçekleştiği durumda bazı zararlar
meydana gelebilmektedir. Hukuk düzeni ortaya çıkması muhtemel olan bu zararların tazmini için
öngörmüş olduğu hal , destekten yoksun kalma tazminatıdır. Destekten yoksun kalma tazminatıyla ölümün gerçekleştiği durumlarda ölenin yardımından faydalananların yoksun kaldıkları bu faydayı ölümden sorumlu kişiden tazminat olarak giderilmesini amaçlanmaktadır.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATININ KONUSU, DESTEĞİN YİTİRİLMESİ NEDENİYLE YOKSUN KALINAN YARDIMDIR.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATINI ŞARTLARI
-Destekten yoksun kalma tazminatının ilk şartı ölümün gerçekleşmiş olmasıdır. Ölüm gerçekleşmedikçe tazminat istenemez.Türk Medeni Kanunun Madde 31 ve Madde 32′ de düzenlenen ölüm karinesi ve gaiplik karinesinin vukuu bulduğu durumlarda da destekten yoksun kalma tazminatı istenebilir. Kişi ölmüş olma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğu bir durumda kalmış ancak cesedine ulaşılmamış olduğu durumda ölüm karinesinin uygulanması söz konusu olabilecektir. Ölüm karinesinin söz konusu olduğu durumlarda da destekten yoksun kalanların bu tazminatı isteyebilmeleri mümkündür. Gaiplik halinde kişiden ya uzun süredir haber alınamamakta ya da ölümü hakkında kuvvetli olasılık olmasına rağmen kendisine ulaşılamaması söz konusudur. Böyle durumların gerçekleşmesi halinde kanunda belirtilen sürelerin geçmesinden sonra gaiplik kararı verilmesiyle birlikte o kişinin ölmüş olduğu kabul edilir. Gaiplik kararı verildiği andan itibaren değil, kişiden son haber alma tarihinden veya kaybolmanın gerçekleştiği tarihten başlayarak hüküm doğurur ;yani geçmişe etkili sonuçlar doğurur.
-İkinci şartı ise ölümden sorumlu tutulması hukuken mümkün olan biri/birileri olmalıdır. Ölümden sorumlu tutulan kişinin ölüme sebebiyet vermiş olmasının , nedensellik bağının olayda kesilmemiş olması gereklidir.
-Üçüncü şart olarak ise desteğin düzenli ve sürekli nitelikte olması gerekmektedir. Tazminatın istenebilmesi için desteğin hem düzenli hem de sürekli olması gerekmektedir. Düzenli ve sürekli niteliklerinden birinin eksikliği durumunda tazminat söz konusu olmamaktadır.

Ölen kişinin , ölümün gerçekleştiği olayda ağır kusurlu olmaması gerekir. Ölen kişinin ağır kusurlu olması durumunda ölümden sorumlu tutulan kişinin ölenin ağır kusurlu olduğunu ispatlaması durumunda tazminat ödemekten kurtulabilmesi mümkündür.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATINI KİMLER İSTEYEBİLİR
Destekten yoksun kalma tazminatıyla ilgili kanun maddesinde belirtilen ”yakınları” ifadesinden kaynaklı olarak kapsamı geniştir. Ölenin yakınları maddi destek aldıklarını ispat etmek durumundadırlar. Maddi destek sağlanan yakın; babası ,amcası, dayısı, yeğeni, halası ,teyzesi, kardeşi olabileceği gibi akrabalık ilişkisinin olması da zorunlu değildir. Bu kapsamda ölenden burs alan öğrenci/stajyer dahi destekten yoksun kalma tazminatı talep edebilecektir.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATININ KAPSAMI
Destekten yoksun kalma tazminatı düzenlemesiyle amaçlanan zarar veren olayın gerçekleşmemiş olsaydı zarar gören, malvarlığı bakımından hangi durumda olacak idiyse, o durumun yeniden kurulmasıdır.Bu zarar, eğer destek ölmeseydi, destekten yoksun kalanın gelecekte faydalanacağı yardımı tespit etmek suretiyle belirlenir. Burada karşılanması gereken zarar, desteğin sağlayacağı yardımların toplamıdır.Destekten yoksun kalma tazminatıyla hesaplanacak tazminatın kapsamı tazminat talep edenin destek alma yaşı ile sınırlı olacaktır. Ancak, tazminat talep edenin destek alma yaşından sonra da destek almış olduğu ölenin desteğine muhtaç olduğunu kanıtlar ise, destek alma yaşından sonrası içinde destekten yoksun kalma tazminatı hesaplanacaktır.

DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI KANUNİ DÜZENLEMELER

MADDE 50- Zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır.
Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa hâkim, olayların olağan
akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri göz önünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete
uygun olarak belirler.
MADDE 51- Hâkim, tazminatın kapsamını ve ödenme biçimini, durumun gereğini ve
özellikle kusurun ağırlığını göz önüne alarak belirler.
Tazminatın irat biçiminde ödenmesine hükmedilirse, borçlu güvence göstermekle
yükümlüdür.
2. İndirilmesi
MADDE 52- Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya
da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise
hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
Zarara hafif kusuruyla sebep olan tazminat yükümlüsü, tazminatı ödediğinde
yoksulluğa düşecek olur ve hakkaniyet de gerektirirse hâkim, tazminatı indirebilir
MADDE 55- Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun
hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu
edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların
belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez. Hesaplanan tazminat,
miktar esas alınarak hakkaniyet düşüncesi ile artırılamaz veya azaltılamaz.

YARGITAY KARARLARI IŞIĞINDA DESTEKTEN YOKSUN KALMA TAZMİNATI
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 06.03.1978 tarih ve 1/3 sayılı kararının gerekçesinde; “Destekten Yoksun Kalma Tazminatı eylemin karşılığı olan bir ceza olmayıp, ölüm sonucu ölenin yardımından yoksun kalan kimsenin muhtaç duruma düşmesini önlemek ve yaşamının, desteğin ölümünden önceki düzeyde tutulması amacına yönelik sosyal karakterde kendine özgü bir tazminat olduğu” vurgulanmıştır.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 21.04.1982 gün, 1979/4-1528 E., 412 K. sayılı kararında; “BK.nun 45.maddesinde sözü geçen destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu hedef tutar ve ne hısımlığa ne de yasanın nafaka hakkındaki hükümlerine dayanır, sadece eylemli ve düzenli olarak geçimini kısmen veya tamamen sağlayacak şekilde yardım eden ve olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak olan kimse destek sayılır. 0 halde destek sayılabilmek için yardımın eylemli olması ve ölümden sonra da düzenli bir biçimde devam edeceğinin anlaşılması yeterli görülür” ilkesi benimsenmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatı niteliği itibariyle; üçüncü kişilere, desteğin gelir ve yardımından yoksun kalmaları nedeniyle tanınmış, bağımsız bir hak olup, mirasçılık sıfatı ve miras hukuku ile ilgisi yoktur. Çünkü bu hak, mirasçılık sıfatından değil, eylemli olarak destek olanın ölümü nedeniyle, onun gelir ve yardımından yoksun kalma ya da farazi destek olma olgusundan kaynaklanmaktadır (YHGK. 25.05.1984 gün, E: 1982/9-301, K:1984/619)

Mirasın Reddedilmiş olması destekten yoksun kalma tazminatının istenmesine engel değildir. Destek kavramının kaynağı hukuksal ilişki değil eylemli bir durum olduğundan, akrabalığa ve yasanın nafaka ile miras ilişkisi hakkındaki hükümlerine dayandırılmamalıdır.

Bu sitede paylaşılan yazı ve çalışmalar  yalnızca bilgilendirme amaçlı olup reklam,teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.

Leave a Comment