ŞANLIURFA DOLANDIRICILIK SUÇU

ŞANLIURFA CEZA AVUKATI

DOLANDIRICILIK SUÇU

Dolandırıcılık suçu, ülkemizde sık karşılaşılan bir suç tipidir. Türk Ceza Kanunu’nda dolandırıcılık suçu temel ve nitelikli dolandırıcılık şeklinde ikili ayrıma tabi tutulmuştur. Suçun oluşabilmesi için kanuni tanımda belirtilen unsurların gerçekleşmesi gerekmektedir. Şanlıurfa ilinde gerçekleşen dolandırıcılık suçlarında Şanlıurfa mahkemeleri yargılama yapmaya yetkilidir. Şanlıurfa’da işlenen dolandırıcılık suçundan mağdur veya şüpheli, sanık veya yakınları suç hakkında bilgelenmek istemekte ve yargılama süreçlerini merak etmektedir. Bu yazımızda dolandırıcılık suçunun tanımı, kanun maddesi, daha ağır ve daha az cezayı gerektiren nitelik haller, yetkili ve görevli mahkeme, soruşturma ve şikayet konularında genel bilgilendirmelere yer verilmeye çalışılmıştır.

DOLANDIRCILIK SUÇU NEDİR

Dolandırıcılık eylemi, hileli davranışlarla bir kimsenin aldatılıp, aldatılan kişinin veya yakınlarının zarara uğratılmasıyla haksız kazanç elde edilmesi olarak tanımlanmaktadır.

Dolandırıcılık suçu Türk Ceza Kanunu Madde 157-159 hükümlerinde düzenlenmiştir.

Dolandırıcılık
Madde 157- (1) Hileli davranışlarla bir kimseyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kendisine veya başkasına bir yarar sağlayan kişiye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezası verilir.
Nitelikli dolandırıcılık
Madde 158- (1) Dolandırıcılık suçunun;
a) Dinî inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle,
b) Kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle,
c) Kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle,
d) Kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle,
e) Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına olarak,
f) Bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle,
g) Basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle,
h) Tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında,
i) Serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle,
j) Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla,
k) Sigorta bedelini almak maksadıyla,
l) Kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle,
İşlenmesi halinde, üç yıldan on yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Ancak, (e), (f), (j), (k) ve (l) bentlerinde sayılan hâllerde hapis cezasının alt sınırı dört yıldan, adli para cezasının miktarı suçtan elde edilen menfaatin iki katından az olamaz.[70]
(2) Kamu görevlileriyle ilişkisinin olduğundan, onlar nezdinde hatırı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatarak, başkasından menfaat temin eden kişi, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.
(3) Bu madde ile 157 nci maddede yer alan suçların, üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenmesi hâlinde verilecek ceza yarı oranında; suç işlemek için teşkil edilmiş bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hâlinde verilecek ceza bir kat artırılır.

Daha az cezayı gerektiren hal
Madde 159- (1) Dolandırıcılığın, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halinde, şikayet üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.

Kanunun 157.maddesinde suçun temel hali düzenlenmiş devamı maddelerde ise daha ağır ve daha az cezayı gerektiren nitelikli haller ile suçun yaptırımı belirlenmiştir.

KORUNAN HUKUKİ DEĞER

Bu suçla korunan hukuki değer mağdurun malvarlığı ile iyiniyet ve güvenidir.

SUÇUN MADDİ VE MANEVİ UNSURLARI

Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için kanunda belirtildiği şekilde “ALDATMA” teşkil eden bir eylemin bulunması, bu “ALDATMA” eyleminin hile teşkil eden davranışlarla gerçekleştirilmesi ve hile teşkil eden davranışların aldatıcı nitelikte olmasıyla birlikte mağdurun zararı failin de yararının bulunması gerekmektedir. Failin elde ettiği yarar, mağdurun aldatılmasıyla mağdurda oluşan zarar sonucu elde edilmiş olmalıdır. Failin yararına bağlı olan zararın mağdurun malvarlığı zararı olması ve failin elde ettiği yararın kural olarak da haksız olması gerekmektedir.

SUÇUN NİTELİKLİ HALLERİ

Daha Ağır Cezayı Gerektiren Nitelikli Haller
Suçun ,dini duyguların istismar edilmesi suretiyle işlenmesi,
Suçun, kişinin içinde bulunduğu tehlikeli durum veya zor şartlardan yararlanmak suretiyle işlenmesi,
Suçun, kişinin algılama yeteneğinin zayıflığından yararlanmak suretiyle işlenmesi,
Suçun, kamu kurum ve kuruluşlarının, kamu meslek kuruluşlarının, siyasi parti, vakıf veya dernek tüzel kişiliklerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi
Suçun, kamu kurum ve kuruluşlarının zararına işlenmesi,
Suçun, bilişim sistemlerinin, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle işlenmesi,
Suçun basın ve yayın araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmesi,
Suçun tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında işlenmesi
Suçun serbest meslek sahibi kişiler tarafından, mesleklerinden dolayı kendilerine duyulan güvenin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesi
Suçun kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemek suretiyle işlenmesi
Suçun kamu görevlileriyle ilişkisi olduğundan, olanlar nezdinde hatrı sayıldığından bahisle ve belli bir işin gördürüleceği vaadiyle aldatılarak işlenmesi
Suçun banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak suretiyle işlenmesi
Suçun sigorta bedelini almak maksadıyla işlenmesi

Daha Az Cezayı Gerektiren Nitelikli Haller
Suçun, bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla işlenmesi

DOLANDIRICILIK SUÇU VE ETKİN PİŞMANLIK

TCK’nın 168. Maddesinde bazı suç tipleri sayılarak bu suçların tamamlanmasından sonra failin pişmanlık göstermesi ve mağdurun uğradığı zararı gidermesi halinde cezai indirime gidilmesinin mümkün olduğu öngörülmüştür. Dolandırıcılık suçu da bu kanuni düzenleme kapsamında olup suçun tamamlanmış sayılmasından sonra fail mağdurun zararını giderdiği takdirde cezada indirim yapılması söz konusu olabilmektedir. Zararın tamamen giderilmesi halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilirken zararın kısmen giderilmesi halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için ayrıca mağdurun da rızası aranmaktadır.

GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Dolandırıcılık suçunda görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise kural olarak suçun işlendiği yer mahkemesidir.

SORUŞTURMA VE ŞİKAYET

Dolandırıcılık suçu şikayete tabi değildir. Suçun işlendiğinin yetkili makamlarca öğrenilmesinden itibaren re’sen soruşturma ve kovuşturma işlemleri başlatılacaktır. Dolandırıcılık suçunun daha az cezayı gerektiren hali olan bir hukuki ilişkiye dayalı alacağı tahsil amacıyla işlenmesi halin şikayete tabi bir suç olarak düzenlendiğinden fail ve fiilin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süre içerisinde şikayet hakkının kullanılmaması halinde şikayet hakkı düşecektir.

Leave a Comment