Genel

CİNSEL DOKUNULMAZLIĞA KARŞI İŞLENEN SUÇLAR

ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI

Çocukların cinsel istismarı suçu 5237 Sayılı TCK’nın 103 üncü maddesinde düzenlenmiştir. İlgili kanun maddesine göre:
Çocukların cinsel istismarı
Madde 103-
“Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması hâlinde üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (Ek cümle: 24/11/2016-6763/13 md.) Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza, istismar durumunda on yıldan, sarkıntılık durumunda beş yıldan az olamaz. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması hâlinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vasisinin şikâyetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden; [47]
a) On beş yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış,
b) Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar,
anlaşılır.
(2) (Yeniden düzenleme: 24/11/2016-6763/13 md.) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda, on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Mağdurun on iki yaşını tamamlamamış olması hâlinde verilecek ceza on sekiz yıldan az olamaz.
(3) Suçun;
a) Birden fazla kişi tarafından birlikte,
b) İnsanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
c) Üçüncü derece dâhil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey ana, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından,
d) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
e) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
işlenmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(4) Cinsel istismarın, birinci fıkranın (a) bendindeki çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da (b) bendindeki çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle gerçekleştirilmesi hâlinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(5) Cinsel istismar için başvurulan cebir ve şiddetin kasten yaralama suçunun ağır neticelerine neden olması hâlinde, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.
(6) Suç sonucu mağdurun bitkisel hayata girmesi veya ölümü hâlinde, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmolunur.

Kanun maddesindeki hükümlerden anlaşıldığı üzere bu suçta vücuda temas içeren ancak cinsel ilişki boyutuna ulaşmayan davranışlar suçun temel şeklini, vücuda temas içeren ve ani nitelik taşıyan cinsel davranışlar suçun daha az cezayı gerektiren nitelikli halini, vücuda organ veya sair cisim sokulması daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halini oluşturmaktadır. Cinsel istismarın yaptırımı yetişkinlere karşı işlenen cinsel saldırı suçuna göre daha ağırdır.

KORUNAN HUKUKİ DEĞER

Bu suçta korunan hukuki değer çocuğun üstün menfaatleridir. Çocukların bu suçun mağduru olmalarıyla psikolojik, sosyal ve cinsel gelişimleri olumsuz etkilenmektedir. Mağdur çocuklar çoğu olayda maruz kaldıkları eylemin cinsel içerikli olduğunu bile anlayamadığından 15 yaşından küçük çocukların cinsel davranışlara gösterecekleri rızaya itibar edilmemektedir.

SUÇUN MADDİ MANEVİ UNSURLARI

Suçun maddi konusu mağdur çocuklardır. TCK’nın tanımlar başlıklı 6. Maddesinde çocuk “on sekiz yaşını doldurmamış olan kişiler” olarak tanımlanmıştır. 15 yaşından küçük çocukların rızasından bahsedilemeyeceğinden 15 yaşından küçüklere karşı cinsel davranışlarla gerçekleştirilen eylemlerin çocukların cinsel istismarı suçunu oluşturması mümkündür. 15 yaşından büyük ve cinsel davranışlara mağdurun rızasının olduğu durumlarda dahi reşit olmayanla cinsel ilişki suçu gündeme gelebilecektir. Mağdurun rızasının olmadığı ve on sekiz yaşını doldurmamış olması halinde suç kapsamında değerlendirilebilecek eylemlerin gerçekleştirilmesi halinde çocukların cinsel istismarı suçu gündeme gelebilecektir.

SUÇUN NİTELİKLİ HALLERİ

Daha Ağır Cezayı Gerektiren Nitelikli Haller
Suçun vücuda organ veya sair cisim sokulması suretiyle işlenmesi
Suçun birden fazla kişi tarafından işlenmesi
Suçun insanların toplu olarak bir arada yaşama zorunluluğunda bulunduğu ortamların sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi
Suçun üçüncü derece dahil kan veya kayın hısımlığı ilişkisi içinde bulunan bir kişiye karşı ya da üvey baba, üvey anne, üvey kardeş veya evlat edinen tarafından işlenmesi
Suçun vasi,eğitici,öğretici,bakıcı,koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi,
Suçun kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle işlenmesi
Suçun 15 yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş çocuklara karşı cebir veya tehditle ya da diğer çocuklara karşı silah kullanmak suretiyle işlenmesi
Mağdurun on iki yaşından küçük olması

Hallerinde temel cezada arttırım yapılarak hüküm kurulması söz konusu olabilmektedir.

Daha Az Cezayı Gerektiren Nitelikli Haller
Sarkıntılık
Cinsel amaçla vücuduna temas içeren ve ani hareketlerle gerçekleştirilen fiiller sarkıntılık olarak değerlendirilebilmektedir. Eylemin sarkıntılık olarak değerlendirilmesi halinde daha az cezaya hükmolunacaktır.

GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME
Cinsel istismar suçu için kanunda öngörülen cezai yaptırımların niteliği nedeniyle Ağır Ceza Mahkemeleri görevlidir. Yetkili mahkeme ise kural olarak suçun işlendiği yer mahkemesdir.

SORUŞTURMA USULÜ , ŞİKAYET VE YAPTIRIM
Cinsel istismar suçu şikayete bağlı değildir. Yetkili makamlarca suçun öğrenilmesiyle resen yasal işlemler başlatılacaktır. Ancak suç teşkil eden eylemin, cinsel istismar suçunun daha az cezayı gerektiren nitelikli hali olan “sarkıntılık” düzeyinde olması ve failin onsekiz yaşından küçük çocuk olması halinde soruşturma ve kovuşturma yapılması için mağdurun,velisinin veya vasisinin şikayetçi olması gerekmektedir.
Kanun maddesinde belirtildiği üzere eylemin niteliğine göre cezaların alt ve üst sınırı:
Sarkıntılık düzeyinde: 3 yıldan 8 yıla kadar hapis.
Basit cinsel istismar: 8 yıldan 15 yıla kadar hapis.
Organ veya cisim sokularak işlenen istismar: 16 yıldan az olmamak üzere hapis.
Mağdur 12 yaşından küçükse, ceza alt sınırı yükselir (en az 18 yıl).
Olarak belirlenmiştir.

Cinsel istismar suçu nedeniyle görülen dava neticesinde sanığın cezalandırılmasına karar verildiği takdirde sanık cezasını mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çekecektir. Ayrıca denetim süresi içinde infaz hakimi tarafından hükümlü hakkında 5275 sayılı CGTİHK’nın 108/9 maddesinde yer alan tedavi veya yükümlülüklerden birkaçının uygulanmasına karar verilmesi mümkünüdür. Belirtilen kanun maddesinde öngörülen tedavi veya yükümlülükler şunlardır:
Tıbbi tedaviye tabi tutulmak
Tedavi amaçlı programlara katılmak
Suçun mağdurunun oturduğu veya çalıştığı yerleşim bölgesinde ikamet etmekten yasaklanmak
Mağdurun bulunduğu yerlere yaklaşmaktan yasaklanmak
Çocuklarla bir arada olmayı gerektiren bir ortamda çalışmaktan yasaklanmak
Çocuklar hakkında bakım ve gözetim yükümlülüğünü gerektiren faaliyet icra etmekten yasaklanmak

Bu tedavi veya yükümlülükler ancak suçu işleyen failin çocuk olmaması halinde uygulanabilmektedir. Suçu işleyen failin onsekiz yaşını doldurmamış çocuk olması halinde bu tedavi veya yükümlülükler uygulanmaz.

Bu tür suçlamalar, kişinin itibarını, sosyal hayatını ve özgürlüğünü ciddi şekilde etkileyebilmektedir. Bu ve benzer suçlamalarla karşılaşan bireylerin profesyonel hukuki destek alması tavsiye edilmektedir.